Jannah Theme License is not validated, Go to the theme options page to validate the license, You need a single license for each domain name.
GenelGüncelRöportajlar

COVID-19 MESLEK HASTALIĞI OLARAK KABUL EDİLMELİDİR

Sorularımızı içtenlikle cevaplayan, 4 dönemdir Zonguldak Eczacı Odası Başkanlığını başarı ile yürütmekte olan Ecz. Ayşegül Kara, “hastalarla sürekli yüz yüze olan eczacılar için Covid-19 meslek hastalığı olarak kabul edilmelidir” dedi.

Ecz. Ayşegül Kara Kimdir, kısaca kendinizden bahsedebilir misiniz? Hangi fakülte mezunusunuz, mesleki geçmişiniz, diğer sosyal faaliyetleriniz?

1970 Zonguldak’ta Müffettiş bir baba bankacı bir annenin kızı olarak dünyaya geldim. 1988 senesi Zonguldak TED Koleji’nin ardından 1992 yılında Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’ni bitirdim. Marmara Eczacılık Fakültesi’ni Nişantaşı’nda başlayıp Haydarpaşa’da bitiren bir dönemin öğrencisiyim:). Mesleğe ilk adımımı SSK Alaplı Sağlık İstasyonu’nda kurum eczacısı olarak attım. 1999 senesinde Zeynep Eczanesi’ni açarak serbest eczacılığa geçiş yaptım. 2003 senesinde yönetim kurulu üyesi olarak Zonguldak Eczacı Odası Yönetim Kurulu’na dahil oldum. Peşi sıra saymanlık ve genel sekreterlik görevlerinin ardından 2013 senesinde 17. Bölge Zonguldak Eczacı Odası Başkanı olarak göreve başladım. Dört dönemdir 17. Bölge Zonguldak Eczacı Odası Yönetim Kurulu Başkanlığını gururla ve tüm samimiyetimle sürdürmekteyim. Ayrıca Zonguldak Ceza İnfaz Kurumları ve Tutuk Evleri İzleme Kurulu’nda iki dönemdir görev almaktayım . Bir dönem yönetiminde görev aldığım Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nde de halen üye olarak bulunmaktayım.

17. Bölge Zonguldak Eczacı Odası olarak, pandemi sonrası meslektaşların ve Oda’nın yaşadığı sıkıntılar nelerdir? Oda olarak bu sorunların giderilmesi için ne gibi çalışmalarda bulundunuz?

Öncelikle covid-19 nedeniyle yaşamını yitirmiş meslektaşlarımıza , sağlık çalışanlarımıza Allahtan rahmet diliyorum. Dünyayı saran ve ülkemizde de Mart 2019 itibarıyle Covid -19 pandemisi sürecinde, eczanelerimizde gerek eczacılar gerekse eczane çalışanlarımızla birlikte ilk günden itibaren “en yakın sağlık danışmanı” olduğumuz bilinciyle halk sağlığı hizmetini 7/24 kesintisiz yerine getirmekteyiz. Bölge olarak yüksek riskli iller arasında bulunmamız sebebiyle eczacılar olarak elimizi taşın altına koyarak vatandaşlarımıza ücretsiz maske dağıtımını üstlendik. Toplum sağlığına destek olmak amacıyla yüksek bulaş riskine rağmen eczanelerimizde aldığımız bireysel önlemlerle gönüllü olarak bu hizmeti kesintisiz verdik. Tüm eczacı meslektaşlarımız gibi biz de bölgemizde kronik rahatsızlık raporu olan hastalarımızın tedavilerinin aksamaması için ilaçlarını temin etmeye devam ediyoruz.Eczanelerimize eczane çalışanlarının kullanımı için maske ve gözlük temin ettik. Zor da olsa İl Pandemi Kurulu’na girerek eczanelerimizde yaşanan ve yaşanabilecek sorunları bu kurulda ifade ettik. Çalışma saatlerine yeni düzenlemeler getirerek eczane çalışanları üzerindeki manevi baskının azalmasını ve motivasyonlarını sağladık. Eczanelerin sahip olduğu alana bağlı olarak içeriye alınılabilecek kişi sayısını azalttık . İl genelindeki belediyelerimiz ile yaptığımız görüşmeler sonucunda eczanelerimizi düzenli olarak dezenfekte ettirdik. Kış ayının gelmesi ile artan vakalar karşısında tedbirlerimizi arttırarak toplum sağlığına

hizmet vermeye devam etmekteyiz. Bu süreçte siyasi otoritelerin de bizleri sağlık ordusu içinde değerlendirip covid-19’a karşı verilen savaşta aynı tarafta olduğumuzu bilmeleri ve bu süreçte yaşadığımız zorluklara kayıtsız kalmamalarını diliyoruz.

Serbest Eczacı’nın mesleki geleceği açısından, eczanelerin klinik eczane olma konusundaki görüşlerinizi alabilir miyiz, bu konuda TEB’in Rehber Eczanem pilot çalışmaları hakkındaki görüşlerinizi alabilir miyiz?

Pandemi sürecinin araya girmesiyle Rehber Eczanem de beklenen ilerlemeyi yakalayamadık. Meslek hakkına doğru giden yolda yerinde bir çalışma olduğunu düşünüyorum. Rehber Eczanem’i Zonguldak Eczacı Odası olarak ilk başından beri destekledik ve katkı vermeye devam ediyoruz. Mesleki bilgimizle sağlık sektörünün vazgeçilmez bir halkası olduğumuzu, en yakın ve kolay ulaşılabilir sağlık danışmanı vasıflarımızı rehber eczanemle pekiştirerek hizmet vermek hem manevi hem de ileriki dönemlerde maddi açıdan bizlere kazanım sağlayacak düşüncesindeyim.

Nüfusa göre yeterli sayıda bulunan eczanelerin yanı sıra, 50’nin üzerinde kurulan eczacılık fakültesinden mezun olan eczacılar hakkında ne düşünüyorsunuz? Yardımcı eczacılık bir çıkış yolu mudur? Yeni mezun eczacılara veya eczacılık mesleğini tercih edecek öğrencilere tavsiyeleriniz nelerdir?

Eczacılık Fakültesi kağıt üzerinde açmak çok kolay olabilir ayrıca bu fakültelere hayattan beklentileri ve idealleri olan gencecik beyinleri kayıt ettirmek de değil önemli olan. Bu gözlerinden enerjileri okunan gençlere ve onları bin bir zorlukla bu fakültelere gönderen ailerine karşı sorumluluğu olmalı siyasi otoritenin. Mesleki yeterliği kazanabilecekleri eğitim ve öğretim şartları sağlanabilmeli ve mezun olduklarında mesleğini icra edeceği çalışma alanları olmalı bu gençlerin. Mezuniyetlerinde meslektaşımız olacak tüm gençlerimizin mesleğini icra edeceği çalışma alanları yaratılmalıdır. Kurumlardaki kadrolar arttırılmalı. İlaç sanayisinde zorunlu kadrolar oluşturulmalı.akademisyen olarak kadrolar açılmalıdır. Ama tüm meslektaşlarımızın haklarını korumak adına en acil çözüm; Akredite olmayan fakültelerin eğitimlerinin dondurulması ve tüm fakültelerin kontenjanlarının azaltılmasıdır. Görünen o ki eczacılığı meslek olarak seçecek gençlerimizi şu an için kolay bir meslek hayatı beklemiyor.

 

Zonguldak Eczacı Odası emekçilerinden bir kısım:(soldan sağa) Ecz. Onur Azman, Ecz. Bilgen Boy, Ecz. Ayşegül Kara, Ecz. Sadık Bulut, Ecz. Enis Özdağ.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu